Paylaş
Arkası Yarın

Rıza 2

 

Derslerim fena değil. Matematikçi Vedat Hocanın Oya’ya olan yakınlığımı kıskandığını sanıyorum. Zira bana takmış durumda ve kanırtıyor. Bunu babam söyledi. Kanırtmayı ondan öğrendim.

-Hocam çok kanırtma çocukları derken duydum. Kapının arkasından dinlerken.

Bu arada babam Okul Aile Birliği başkanı. Ama bu bana torpil anlamına gelmiyor. Vedat hocam beni görünce suratındaki tüm olumsuz ifadeler sıraya giriyor. Oysa Oya’yı görünce öyle mi? Nerdeyse ağzından akan suyu silsin diye annemin her sabah cebime temizini koyduğu mendili vereceğim. Bu mendil çok önemli. Tırnak kontrollerinde sırayla elimin arasına koyuyorum. Amacını anlamış değilim. Amaçları bizi kanırtmak olabilir. Oya yüzünden hepsi bana düşman sanki.

Geçen okul çıkışı en iyi arkadaşım Ahmet’le yürürken bana;

-Oya’nın götü çok güzel değilmi? Ona arkadaşlık teklif edeceğim dedi

 Allah belanı verir İnşallah diye içimden geçirdim.

Panik oldum. Ama bunu kendi çıkarlarıma uygun kullanabilirdim. Ahmet ona teklif eder oda hayır derdi. Buda bana ilgisi var demekti.

Peki. Ya kabul ederse? Ben ne yapardım o zaman?

Aslında burada hayat çok güzel, hiç para harcamıyoruz. Kasap Rıza amcaya gidip bir sürü et alıyorum, bakkal Necmi amcaya gidip kaymaklı bisküvi alıyorum ve hepsine aynı şeyi söylüyorum.

- babam sonra verecek.

Mal Müdürlüğü lojmanında yaşıyoruz. Soğuk kış akşamlarında tüm Refahiye kar altında kaldığında kaloriferli sıcak evimizin kutsal olduğunu düşünen ben, oyun zamanlarımı kısalttığı içinse aslında çok kızgınım. Ne olurdu sanki babamın iş yeri eve uzak olsa. Zira babanız gelmeden evde olun diyen annem yüzünden tüm mesai bitimlerinde evde olmak zorunda kalıyorum.

 

TH